Tele1 programcısı ve
Korkusuz yazarı Can Ataklı, bugünkü yazısında
CHP'nin CNN Türk'ü boykot etme kararını değerlendirdi. CHP'nin, yanlı yayınlarından dolayı CNN Türk'ü boykot kararı alması ve kanaldaki programlara hiçbir CHP'linin çıkmaması yönünde verilen karar dün gündeme bomba gibi düşmüş ve medya dünyasının en çok konuşulan konusu olmuştu.
Boykot söylentisinin artması üzerine ise;
CNN Türk’ün yöneticileri dün akşam CHP heyeti ile temas kurmak için Genel Merkez binasına gitti.
BirGün’den Hüseyin Şimşek’in haberine göre;
CNN Türk Genel Müdürü Murat Yancı, Ankara Temsilcisi Dicle Canova ile
Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Hande Fırat, CHP Genel Başkan Yardımcısı Tuncay Özkan ve
Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun İletişim Koordinatörü Okan Konuralp ile iki saati aşkın bir görüşme gerçekleştirdi.
Görüşmede CHP’nin CNN Türk ekranlarında yer alacak üyelerini disipline sevk edeceğine yönelik haberler gündeme geldi. CNN Türk yetkililerinin parti yönetiminden, böyle bir karar almamalarına yönelik talepte bulunduğu öğrenildi. Görüşmenin ardından Özkan ve Konuralp, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu bilgilendirdi.
CHP’li bir yönetici "
Boykot kararı için ne var diyebiliriz ne de yok. Ama MYK’de gündeme geldi. İki taraf arasındaki görüşmeler sürüyor. Bu nedenle görüşmenin içeriğine ilişkin bilgilendirme yapmamız doğru olmaz. Bir diyalog süreci var. O diyalog sürecinin tamamlanmasını bekleyeceğiz" dedi.
CHP Parti Meclisi Üyesi Erdal Aksünger de, CHP'nin CNN Türk’ü boykota hazırlandığı ve CHP’li yetkililerin CNN Türk’teki programlara katılmayacağı iddialarına ilişkin açıklama yaptı.
Aksünger, Parti tabanından
CNN Türk’ün yayın politikası nedeniyle tepki geldiğini ve ciddi bir rahatsızlık olduğunu söyledi. Konunun parti meclisinde konuşulduğunu belirten Aksünger kendisinin bir aydır CNN Türk’e çıkmadığını belirterek “
Bu yeni değil zaten. Belli bir yayın politikası içinde objektif yayın politikalarını gütmeyen yayın mecraları ile ilgili alınmış karar vardı. Uymaya çalışıyorduk" dedi.
Aksünger böyle bir karar çıktığı taktirde bütün partililerin buna uyacağını da söyledi.
CAN ATAKLI DA KÖŞESİNE TAŞIDI!
Bu gelişmeler yaşanırken Korkusuz Gazetesi yazarı Can Ataklı da, CHP'in boykot kararını bugünkü köşesine taşıdı.
Boykotun kesinleşmesi halinde Türkiye'de bir ilkin gerçekleşeceğini ve ilk kez bir muhalefet partisinin bir medya kuruluşunu boykot etmiş olacağını belirten Can Ataklı yazısında; CHP'in böyle bir karar almakta aslında geç kaldığını ve boykotun sadece CNN ile sınırlı kalmaması iktidar kanadındaki diğer medya organlarını da kapsaması gerektiğini vurguladı.
Hükümete yakın kanallara muhalefet partisindeki isimlerin sadece '
Bakın biz herkese söz hakkı veriyoruz' demek amacıyla çağrıldığını ancak programlarda kurulan denge ve çağrılan isimlerle muhalefetin etkisiz bırakıldığını belirten Can Ataklı, kamuoyunun bu sayede niteliksiz bir muhalefet olduğuna inandırıldığını ifade etti.
Boykotun sadece CNN Türk ile sınırlı kalmaması gerektiğini ve milletvekillerine ve yöneticilerin ardından muhalif isimlere de aynı yasağın uygulanması gerektiğini dile getiren Can Ataklı, muhalif isimlerin bu kanallarda tuzağa düşürülerek daha az konuşturulduğunu ve saçma tartışmaların içine çekildiğini belirtti.
Can Ataklı, bu sayede muhalif isimlerin yıpratılıp itibarsızlaştırıldığını dile getirerek, "
CHP’nin, CNN TÜRK boykotu kararı mutlaka çok etkili olacaktır" dedi.
Can Ataklı'nın yazısı şu şekilde:
ÖNERİ
CNN yetmez, tümüne ambargo olmalı
Eğer CHP son anda tutumundan vazgeçmezse
Türkiye’de bir ilk gerçekleşecek.
İlk kez bir muhalefet partisi,
bir medya kuruluşunu boykot edecek.
CHP, Demirören Grubu’na geçen
CNN TÜRK’e hiçbir CHP’linin çıkmaması yönünde karar aldı.
Konu, partinin Merkez Yönetim Kurulu toplantısında alındı.
Buna göre; CHP seçmenine de
CNN TÜRK’ü izlememe çağrısı yapacak.
Boykotun kesinleşmesi halinde
CNN TÜRK’e çıkan CHP’liler hakkında da disiplin süreci işletilecek.
CHP, bu boykot kararı ile birlikte
CNN TÜRK’ü, CNN International’a şikayet etmeye de karar verdi.
CHP’li yöneticilere göre;
CNN TÜRK’ün iktidar tetikçisi haline gelen
A Haber’den hiç farkı kalmadı.
Aslına bakarsanız, CHP böyle bir karar almakta bana göre çok gecikti.
Çünkü
iktidarın tabancası gibi davranan televizyon kanalları, CHP’li yetkilileri ya da muhalif olan isimleri sadece
“Bakın biz herkese söz hakkı veriyoruz” demek amacıyla ekrana davet ediyor.
Ancak kurulan denge, muhalif kesimlerden seçilen isimler, her seferinde
muhalefetin aleyhine oluyor.
Böylelikle
iktidar sözcüleri ve hatta tetikçileri, diledikleri gibi at oynatabiliyor.
Muhalefet adına ekranlarda konuşmaya çalışanlar da zaman zaman yetersiz kalınca kamuoyu bu kez de
çapsız, niteliksiz bir muhalefet olduğu konusunda ikna edilmeye çalışılıyor.
Bu nedenle CHP’nin milletvekillerine ve yöneticilerine getireceği yasaktan sonra muhalif olan isimlere de çağrı yapması gerekir.
Ayrıca bu boykot sadece CNN TÜRK ile sınırlı kalmamalı.
CHP, iktidar kanadındaki
tüm kanallardan ve bunların diğer organlarından çekilmeli, hiçbir şekilde bu medyalarda yer almamalı.
CHP,
boykotun çapını genişletecek formüler de bularak muhalif tüm isimlerin
başta CNN TÜRK olmak üzere iktidar yanlısı ve çoğu kez de tetikçisi durumuna düşen medyaya çıkmamalarını tavsiye etmeli.
Bugün kamuoyunun önemli bölümü,
muhalif isimlerin birer figüran gibi yandaş kanallara çıkmasından çok rahatsız oluyor.
Çoğu
iyi niyetli olsa bile, muhalif isimler bu kanallarda ya
tuzağa düşürülüyor ve
saçma sapan polemiklere sürükleniyor ya da sayısal üstünlük sağlanarak muhalif isimlerin
daha az konuşması sağlanıyor.
Çapsız, bilgisiz ve cahil ama cehaletin cesaretiyle saldırgan olan iktidar yandaşları, muhalif isimlerin yıpranmasına ve hatta kamuoyundaki
itibarlarının düşmesine de neden oluyor.
Muhalif isimler çoğu kez
günün konusunu konuşmak yerine, tetikçilerin yarattığı kavga ortamı nedeniyle ilgisiz ayrıntılara dalıyor ve kafa karıştırıcı durumuna düşüyor.
Sonuç olarak
CHP’nin, CNN TÜRK boykotu kararı mutlaka çok etkili olacaktır.
Bu
boykotun genişletilmesi, diğer kanallara da sirayet etmesi ama en önemlisi
tüm muhalif isimlerin bu boykota katılması, demokrasinin hatırlatılması açısından çok yararlı olacaktır.
CHP’li yöneticiler, ekrana çıkma boykotunun yanı sıra
pek sevdikleri “yandaş-tetikçi” yazarları arama ve dertlerini onlara anlatma huyundan da vazgeçmelidir artık.
Yazının devamını okumak için
tıklayınız