Berkant Gültekin savcılık ifadesinin ardından serbest bırakıldı. Uğur Koç ve Yaşar Gökdemir de adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Ziyaret Sabah gazetesince de haber yapılırken, Koç, Gültekin ve Gökdemir'e "Terörle Mücadelede Görev Almış Kişileri Hedef Gösterme" suçlaması yöneltildi.
Emniyetteki ifade işlemleri sona eren Uğur Koç Berkant Gültekin ve Yaşar Gökdemir, sağlık kontrollerinin ardından savcılığa çıkarıldı.
Birgün gazetesinin haberine göre gazeteciler emniyetteki ifadelerinde "haberde bir suç unsuru olmadığını, kimseyi hedef gösterme niyetinde olmadıklarını" ifade ettiler.
Koç, Gültekin ve Gökdemir ayrıca, ziyaretin Sabah gazetesinin haberiyle kamuoyuna duyurulduğuna dikkat çektiler.
Gözaltılara tepkiler
Gözaltılara tepki gösterilirken, basın meslek örgütleri, sendikalar ve siyasi parti temsilcileri, gazetecilere destek için Çağlayan'daki İstanbul Adliyesi'nde bir araya gelme çağırısı yapmıştı.
Çağlayan'daki buluşmaya çağrı yapan Sol Parti, "Basın özgürlüğüne, BirGün'e ve arkadaşlarımıza sahip çıkıyoruz" açıklamasında bulundu.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları da "Sabah Gazetesi'nde yayımlanıp suç olmayan haber, BirGün emekçilerine nasıl suç olabilir?" diye sordu.
Hatimoğulları, X hesabından yaptığı paylaşımda "Bunun adı düpedüz ikili hukuktur! Bu gazetecilik faaliyetinden suç unsuru yaratıp, muhalif gazetecilere gözdağı vermektir. Muhalif gazetecilere dönük yoğunlaşan baskıları kabul etmiyoruz. Basını özgür olmayan bir ülkede demokrasiden bahsedilemez!" dedi.
Buluşmaya ilişkin Türkiye Gazeteciler Sendikası'ndan (TGS) yapılan açıklamada da, "Soruşturma dahi açılmaması gereken bir haberden dolayı gece yarısı meslektaşlarımızı gözaltına aldırmakla bizi yıldıramayacaksınız" denildi.
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti, "Bu olayda ortada suç değil, haber vardır. Gazetecilerin evinden ve iş yerinden gözaltına alınması uygulamaları kabul edilemez" dedi.
İstanbul Barosu Basın ve İletişim Hukuku Komisyonu'nun X hesabından yapılan paylaşımda da, "İstanbul Barosu Basın ve İletişim Komisyonu olarak basın mensuplarının yanındayız ve basın özgürlüğünün korunması için mücadelemizi sürdüreceğimizi kamuoyuna saygıyla duyuruyoruz" denildi.