Albayrak Grubu, erişim engelinde sınırları zorladı! Şule Albayrak'ın yazısı bile engellendi!

Albayrak+Grubu,+eri%C5%9Fim+engelinde+s%C4%B1n%C4%B1rlar%C4%B1+zorlad%C4%B1%21;+%C5%9Eule+Albayrak%E2%80%99%C4%B1n+yaz%C4%B1s%C4%B1+bile+engellendi%21;
ABONE OL

Serhat Albayrak ve eşi Hafize Şule Albayrak kendileriyle ilgili pek çok habere erişim engeli getirtti. Üstelik bu içeriklerin arasında Şule Albayrak'ın kendi yazısı da var!

Eski Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın abisi Serhat Albayrak ve eşi Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Hafize Şule Albayrak kendileriyle ilgili pek çok habere erişim engeli getirtti. Şule Albayrak’ın Star gazetesinde yazdığı köşesinin, haber sitelerinde yer almasına getirdiği erişim engeli iste dikkat çekti.

ŞULE ALBAYRAK KENDİ YAZISININ YER ALDIĞI İÇERİKLERİ KALDIRTTI

Eski Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın yengesi Hafize Şule Albayrak’ın istemiyle Star gazetesinde yazdığı bir köşe yazısının haber sitelerinde yapılması nedeniyle, pek çok siteye içerik çıkarma kararı geldi.

Eski Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın abisi Serhat Albayrak’ın eşi ve Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Hafize Şule Albayrak Star gazetesinde “Laikçi misyonerler ile DEAŞ’çı vaizlerin benzerliği üzerine” başlıklı bir yazı yazmış, yazı daha sonra pek çok haber sitesinde de yer almıştı. Hatta yazı Marmara Üniversitesi’nin resmi Facebook hesabında paylaşılmış ancak gelen tepkiler üzerine yaklaşık 3 saat sonra paylaşım kaldırılmıştı. Albayrak şimdi kendi yazdığı yazı üzerinden haber sitelerine içerik çıkarma kararı aldırdı.

‘GERÇEĞE AYKIRI’, ‘HEDEF GÖSTERME’, ‘KÜÇÜK DÜŞÜRME’

Hafize Şule Albayrak’ın Avukatı Fatih Savaş tarafından İstanbul Anadolu 4. Sulh Ceza Hakimliği’ne verilen dilekçede “müvekkili hakkında gerçeğe aykırı, aşağılama, hedef gösterme ve küçük düşürme kastı taşıyan içeriklere yer verildiğini, talebe konu haber içeriklerinde yer verilen ifadelerin müvekkili tarafından hiçbir yerde ve zamanda dile getirilmediğini, ima dahi edilmemiş birtakım ifadeler ve açıklamalar sanki müvekkili tarafından dile getirilmiş gibi yansıtıldığını, müvekkilinin töhmet altında bırakılmaya ve şaibe oluşturulmaya çalışıldığını belirterek, kişilik haklarının ihlal edildiği haberlerin yer aldığı içeriklerin yayından çıkarılması…”  talebinde bulundu.

İstanbul Anadolu 4. Sulh Ceza Hakimliği dilekçeyi kabul ederek, pek çok internet sitesinde yer alan haberin kaldırılmasına karar verdi.

Ancak içeriklerde, Hafize Şule Albayrak’ın Star gazetesindeki “Açık Görüş” başlıklı köşesinde yer alan yazısı ve bu yazının Marmara Üniversitesi’nin resmi internet sitesinden paylaşılması yer alıyordu.

ALBAYRAK HABERLERİNE ERİŞİM ENGELİ

Bir diğer erişim engeli kararı ise Serhat ve Berat Albayrak kardeşler hakkında çıkan bazı haberler. Bu haberler arasında Serhat Albayrak’ın gazetemize açtığı 200 bin liralık tazminat davası haberi, Paradise Papers haberleri nedeniyle hakkında dava açılan Gazeteci Pelin Ülker’in duruşmasının ertelenmesine dair haber, Berat Albayrak’ın istifası sonrası medyanın durumunu eleştiren köşe yazarları haberi, TRT verilerini ücretsiz olarak Turkuvaz medya grubuna kullandırma talimatını soran haber gibi haberler yer alıyor.

Serhat Albayrak’ın da Avukatı olan Fatih Savaş yine İstanbul Anadolu 4. Sulh Ceza Mahkemesine verdiği dilekçesinde “müvekkilinin uzun yıllar ülkenin önde gelen şirketlerinde üst düzey yöneticilik yaptığını, halihazıra da bir medya grubunda başkan vekili olarak görevini sürdürdüğünü, internet sitelerinde müvekkili hakkında asılsız iddialarda bulunulduğunu, ticari itibarına saldırıldığını, kamuoyu nezdinde saygınlığının zedelenmeye çalışıldığını” iddia etti.

Mahkeme avukatın dilekçesini kabul ederek, pek çok internet sitesi hakkında içerik çıkarma kararı verdi.

"LAİKÇİ MİSYONERLER"

“Laikçi misyonerler ile DEAŞ’çı vaizlerin benzerliği üzerine” başlıklı yazıda şu ifadelere yer veriliyordu: “Ancak son günlerde üniversitelerde, kahvehanelerde ve insanların toplu halde bulundukları yerlerde ortaya çıkan laikçi misyonerlerin insanları dinlemeye zorladıkları vaazları ve buna yönelik ana akım medyada sergilenen destekleyici tutum ‘Acaba dini haklara yönelik geçmişteki baskı ve reddetme politikaları günün birinde yeniden gündeme gelebilir mi?’ sorusunu akıllara getirmektedir.

DEAŞ zihniyeti kendini ne kadar hakikatin sözcüsü sanıyorsa, laikçi misyonerler de aynı şekilde hakikatin kendileriyle birlikte olduğunu varsayar. Laikçilik de DEAŞ’çılık da topluma yönelen yüzü bakımından yıkıcıdır, her ikisi de egemenlik sevdasındadır.” 

twitter takip