async src="https://platform.twitter.com/widgets.js" charset="utf-8">Şimdi sizlere emekten yana olduğunu söyleyen, ama ben dahil birçok kişiyi sigortasız çalıştıran ve kanalda sendikalaşmayı engelleyen @ArtiTV_'de yaşadıklarımı anlatacağım. Lütfen bu floodu yayarak bu arkadaşların gerçek yüzünü herkesin görmesine vesile olun
— Onur Dalar (@onurdlar) January 22, 2020
async src="https://platform.twitter.com/widgets.js" charset="utf-8">Öncelikle neden bugün anlatıyorum ve bu durumu ifşa ediyorum? Çünkü @ArtiTV_ ile bir uzlaşmacı gözetiminde avukatım aracılığıyla yürüttüğüm uzlaşma sürecinde verdikleri sözü tutmadılar. Ben de yarın itibariyle dava açacağım. Bu nedenle durumu kamuoyunun gündemine taşıyorum.
— Onur Dalar (@onurdlar) January 22, 2020
async src="https://platform.twitter.com/widgets.js" charset="utf-8">Hakkım olan ve ödenmeyen sigorta primlerimi almak için yürüttüğüm bu mücadelede yanlış anlaşılmamak adına başta kanalla sonra da hukuk yoluyla süreci işlettim. Gelinen noktada her yol tıkandı ve durumu buraya taşımaya karar verdim. Maddeler halinde anlatıyorum:
— Onur Dalar (@onurdlar) January 22, 2020
async src="https://platform.twitter.com/widgets.js" charset="utf-8">1- 2018 Haziran ayında @ArtiTV_'de program editörü olarak göreve başladım. Ayrıldığım tarih 2019 Kasım ayı. Çalıştığım süre içinde sigorta primlerim kanal tarafından ödenmedi. Durumu pek çok kez gündeme getirmeme rağmen herhangi bir adım atılmadı ve geçiştiren açıklamalar yapıldı
— Onur Dalar (@onurdlar) January 22, 2020
async src="https://platform.twitter.com/widgets.js" charset="utf-8">2- İş arkadaşlarımla yaptığım ikili sohbetlerde pek çok kişinin aynı durumda olduğunu fark ettim. İlerleyen dönemlerde ise bazı kişilere sigorta primlerini dışardan ödemesi için ek ücret verildiğini öğrendim. Bu herkese yapılmayan ve neye göre yapıldığı bilinmeyen bir uygulama.
— Onur Dalar (@onurdlar) January 22, 2020
async src="https://platform.twitter.com/widgets.js" charset="utf-8">3- Kanaldaki tek sorun sigorta değildi. Bu sorunlara ek olarak her yerde yaşanan sorunlarımız vardı. Bu sorunları tek tek halledemediğimiz için sendikalaşma süreci başlattık. Fakat bu süreç de kanal yönetimi tarafından engellendi
— Onur Dalar (@onurdlar) January 22, 2020
async src="https://platform.twitter.com/widgets.js" charset="utf-8">4- Sendikalaşmak için ciddi sayıda çalışan imza verdi (Tam sayıyı hatırlamıyorum). İmza metni kanalın kurucularından @CelalBaslangic'ın da olduğu gruba atıldı ve herkesin bu süreçten haberi oldu. Peki sonra ne mi oldu? "Solcu" kanalımız tehditlerle sendikalaşmayı engelledi
— Onur Dalar (@onurdlar) January 22, 2020
async src="https://platform.twitter.com/widgets.js" charset="utf-8">5- İlk olarak kanalda toplantı yapmamız engellendi. İmza metnini grubu ben attım ve yöneticiler tarafından "Kendilerini zor bir duruma sokmakla" suçlandım. İmza atan çoğu kişi yöneticilerin mobbingine maruz kaldı ve imzalarını geri çekmek zorunda kaldı++
— Onur Dalar (@onurdlar) January 22, 2020
async src="https://platform.twitter.com/widgets.js" charset="utf-8">6- Peki kanalın engellemeye çalıştığı bizim de sendika yoluyla düzeltmeye çalıştığımız konular nelerdi? Uzun çalışma saatleri ve haftasonu mesai kitlenmesine rağmen mesai ücreti ödenmemesi, kötü yemekler (zehirlenmelerin yaşandığı oldu), mobbing vs.
— Onur Dalar (@onurdlar) January 22, 2020
async src="https://platform.twitter.com/widgets.js" charset="utf-8">7- Sendikalaşma talebimizin ardından uzun süredir yapılmayan iş yeri toplantısı yapıldı ve sendikanın kuruma zarar vereceği, toplu iş sözleşmesinin dağıtıcı etki yapacağı söylendi. Birebir görüşmelerle de insanların gözü korkutulduğu için süreç sonlandı.
— Onur Dalar (@onurdlar) January 22, 2020
async src="https://platform.twitter.com/widgets.js" charset="utf-8">8- Stajyer zulmünden de bahsetmem gerek. Arkadaşların ahı var çünkü. 300 liraya tam zamanlı kameraman arkadaşlar oldu. Sigortasız ve çok düşük ücretle çalıştırılan stajyerler artık doğal bir durum haline gelmişti. Örnekleri çoğaltabilirim ama dağılmasın konu.
— Onur Dalar (@onurdlar) January 22, 2020
async src="https://platform.twitter.com/widgets.js" charset="utf-8">9- 17 ayın sonunda hem askerlik durumum, hem maaş zammı talebimin karşılanmaması hem de sigortasız ve ağır çalışma koşullarımda herhangi bir değişiklik olmamasından dolayı işten ayrıldım. Doğal olarak hak kayıplarımın kurum tarafından karşılanmasını talep ettim.
— Onur Dalar (@onurdlar) January 22, 2020
async src="https://platform.twitter.com/widgets.js" charset="utf-8">10- Bu süreci usulüne uygun şekilde işlettim. Kuruma mail yoluyla ihtarname çektim. Yüz yüze ve telefonla yaptığım görüşmelerde talebimi kanal yönetimine ilettim. Başta herhangi bir ödeme yapılmayacağını söyleyen yönetim, işin içine avukat girince "1 maaş verelim konu kapansın"++
— Onur Dalar (@onurdlar) January 22, 2020
async src="https://platform.twitter.com/widgets.js" charset="utf-8">dedi. Bu görüşmede kanal yöneticisi, "Böyle yaparsan başka yerlerde de iş bulamazsın sektör küçük, önceden biri yaptı iş bulamıyor şu an" dedi. Hazır açılmışken bu konuya özellikle dikkatinizi çekmek istiyorum.
— Onur Dalar (@onurdlar) January 22, 2020
async src="https://platform.twitter.com/widgets.js" charset="utf-8">Kendisini muhalif medya olarak adlandıran pek çok iş yeri, çalışanlarına haklarını vermiyor. Çalışan hak aradığında da "Sektör küçük bunu yaparsan başka yerde iş bulamazsın" diyor. Hodri meydan. Hakkımı arıyorum. Bu yüzden bana iş vermeyecek kurumda da zaten ben çalışmam.
— Onur Dalar (@onurdlar) January 22, 2020
async src="https://platform.twitter.com/widgets.js" charset="utf-8">Bunlar kendilerini kamera önünde solcu, demokrat gösterip içeride havuz medyasını aratmayan uygulamalara imza atan çakma solculardır. Sektörün muhalif kanadı bunlarla dolu. O nedenle birbirlerini kolluyorlar. Olan hakkını arayan basın emekçilerine oluyor.
— Onur Dalar (@onurdlar) January 22, 2020
async src="https://platform.twitter.com/widgets.js" charset="utf-8">11- Neyse konuya döneyim. Ben sürecin peşini bırakmadım. Ve hakkım olanı almak için konuyu uzlaşmaya taşıdım. Bu arada görüşmelerde hakkımdan fazlasını istemediği halde "Para koparmaya çalışmak"la itham edildim. Buradan da söylüyorum, hakkım neyse onu istiyorum ve alacağım
— Onur Dalar (@onurdlar) January 22, 2020
async src="https://platform.twitter.com/widgets.js" charset="utf-8">12- Uzlaşmacı ile yapılan görüşmeye avukatım ve kanal yöneticileri katıldı. Nihayetinde ikinci görüşmenin sonunda, ilk aşamada sigorta primlerimin geriye dönük olarak ödeneceği söylendi. 1 ayı geride bırakmamıza rağmen 1 kuruş prim ödenmedi.
— Onur Dalar (@onurdlar) January 22, 2020
async src="https://platform.twitter.com/widgets.js" charset="utf-8">SON- @ArtiTV_ @CelalBaslangic @d_ragip kurumunuzda 17 ay sigortasız ve ağır koşullarda çalıştım. Sendikalaşma talebim engellendi. Bundan sizin de haberiniz oldu. Şimdi de hakkım olanı ödemiyorsunuz. Her programda basın özgürlüğü ve demokrasiden bahsetmeye devam mı?
— Onur Dalar (@onurdlar) January 22, 2020
async src="https://platform.twitter.com/widgets.js" charset="utf-8">Ben de bu floodla birlikte @ArtiTV_'de neler yaşadığımı paylaşmak istiyorum. Uzun bir süredir işsizdim ve nihayetinde Artı Tv’de program editörü olarak görüşmeye gittim. ‘Asgari ücretin bir tık üstünde maaş vereceğiz ve iki aylık deneyim sonunda sigortanı başlatıp seni kadrolu+ https://t.co/xLRsqTMCIc
— Yaprak (@Yaprakakbabaa) January 23, 2020
async src="https://platform.twitter.com/widgets.js" charset="utf-8">yapacağız. 2 ay sonrasında kadrolu olman dahilinde iki aylık sigortanı da yatıracağız’ denildi. Artı Tv’de 3 ay çalıştım ve sigortam hiç yapılmadı ve denilen ücretin aksine asgari ücret verildi. Üstelik diğerlerinin haftada 5 günlük çalışmalarının aksine haftanın 6 gün haftasonu+
— Yaprak (@Yaprakakbabaa) January 23, 2020
async src="https://platform.twitter.com/widgets.js" charset="utf-8">da dahil çalıştım. Haftanın 3 günü 6 programa birden giriyordum. 3. ayın ortasında sigortamı ve kadro durumumu sormak için gittiğimde ‘Seni kadro fazlalığından ötürü çıkaracağız, fakat 1 ay sonra geri çağırabiliriz’ dendi. İşten çıkarıldıktan sonra 2 haftaya kalmadan tekrar +
— Yaprak (@Yaprakakbabaa) January 23, 2020
async src="https://platform.twitter.com/widgets.js" charset="utf-8">aradılar ve ‘gel başla’ dediler. Uzun süre işsiz kalma durumunu tattığım için ‘tamam gelirim’ dedim. Daha sonra arayıp ‘gelmene gerek kalmadı, hallettik’ dediler. Ardından kasım ortasında çalışan eksikliğinden ötürü tekrar arandım.
— Yaprak (@Yaprakakbabaa) January 23, 2020
async src="https://platform.twitter.com/widgets.js" charset="utf-8">Ben de işsiz kalmamak adına işten çıkarıldığım kurumda tekrar başlama durumunu göze aldım. Telefon görüşmesinde ‘sigorta için söz veremeyeceklerini’ söylediler. ‘Maaşımda iyileştirilmeye gidilmesi, sigortamın yapılması ve kadrolu olmam şartıyla’ tekrar başlayacağımı söyledim+
— Yaprak (@Yaprakakbabaa) January 23, 2020
async src="https://platform.twitter.com/widgets.js" charset="utf-8">ve bu söylediklerimden sonra geri dönüş olmadı. Kısacası, B plan olarak düşük ücrete sigortasız acil durumlarda çalıştıracak ‘eleman’ arıyorlardı. Bu süreç benim için son derece gurur kırıcı ve yıpratıcıydı.
— Yaprak (@Yaprakakbabaa) January 23, 2020
async src="https://platform.twitter.com/widgets.js" charset="utf-8">Günü kurtarmak ve daha az ücret verip sigortasız insan çalıştırmanın bu boyutlarını düşündüklerini de hiç sanmıyorum. Onur’la aynı dönemde çalışan ve onun yaşadıklarına şahit biri olarak onun mücadelesine destek vermek adına yaşadıklarımı paylaşmak istedim.
— Yaprak (@Yaprakakbabaa) January 23, 2020
async src="https://platform.twitter.com/widgets.js" charset="utf-8">Havuz medyası ve parti yayın organları dışında, topluma anaakım medyanın alternatifi olmak ve halkın doğru haber alma hakkını savunmak için yayın yaptığını söyleyen kurumlar, çalışanları bu şekilde sömürecekse o sahneye hiç çıkmasınlar!
— Yaprak (@Yaprakakbabaa) January 23, 2020