Cumhurbaşkanı Erdoğan tarihi açık oturumu beğenmedi, bu soruya sinirlendi!

Cumhurba%C5%9Fkan%C4%B1+Erdo%C4%9Fan+tarihi+a%C3%A7%C4%B1k+oturumu+be%C4%9Fenmedi,+bu+soruya+sinirlendi%21;
ABONE OL
Dün akşam sosyal medya-TV ortak yayınında konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan geçen pazar günü gerçekleşen Ekrem İmamoğlu-Binali Yıldırım açık oturumunu değerlendirdi. Programını beğenmediğini ve objektif olmadığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan 2002 yılında CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ile Uğur Dündar'ın yönettiği programı hatırlattı ve "Gönlümüz öyle adil bir tartışma isterdi" dedi. Erdoğan, "Ben çok açık samimi söyleyeyim ben yayını beğenmedim. Niye beğenmedim derseniz, bir defa yayında objektif bir yönetim anlayışı yoktu. Dakikalardan soru soruş şekillerine varışa kadar ciddi bir taraf söz konusuydu. “Uğur Dündar’la Baykal döneminde bir tartışmamız olmuştu. Uğur Dündar, bizim o tartışmamızda CHP adına sayın Tan ile görüşmüştü, benim adıma da Ömer Çelik ile görüşmüştü. Her iki tarafla da konuştu ondan sonra da biz programa çıktık ve hakikaten güzel bir program oldu. Daha sonra değerlendirmeler kısmında da güzel şeyler oldu ama hiç buna benzer olumsuz şeyler olmadı. Adil bir tartışma olmuştu. Gönlümüz öyle adil bir tartışma isterdi" ifadelerini kullandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan moderatör İsmail Küçükkaya'nın Ekrem İmamoğlu'ne 'Başkan', Binali Yıldırım'a 'Başkan Adayı' diye hitap ettiğini de sözlerine ekledi. Ayrıca Binali Yıldırım'ın sözünün kesildiğini de ifade eden Erdoğan, "Bu çok çok önemliydi. Canlı yayın boyunca iki adayın konuşma süresinde eşitsizlik göze çarptı. O da çok önemliydi. İki adayın konuşma süresine baktığımız zaman güya çok dikkatli takip edilmesine veya 'buna ben çok dikkat edeceğim ve her iki adaya da bu noktada dikkatli süreleri kontrol edeceğim' demesine rağmen bunlara dikkat edilmemiştir. Eşit süre verilmedi. Mesela Sayın Yıldırım'a bütün bu süre içinde 4 dakikada az süre tanımıştır. Bunların hepsini dakika dakika bizler masaya yatırdık. Çok daha ilginç bir şey, Sayın Yıldırım'ın sözleri zaman zaman kesilmiş ama rakibinin ise böyle bir sıkıntısı olmamıştır. Burada da yaptığımız tespitler de şu, burada rakamları göstererek özellikle 10 kez CHP adayının müdahaleye uğradığını görüyoruz ama Yıldırım'ın 26 kez sözü kesildi. Halbuki bir moderatör olduğunda konuşmacılar, konuşması ne kadar fazla kesilirse o da oradaki iradesini veya sunumunu o değerini kaybeder ve o akış ortadan kalkar. Burada da bunu maalesef yaşadık ve gördük" şeklinde konuştu. Erdoğan, İsmail Küçükkaya ve Ekrem İmamoğlu'nun yayından önce görüşmesiyle ilgili olarak da şunları söyledi: "Birisi diyor ki, '5 dakika, 10 dakika görüştük', öbürü '15 dakika filan' sonunda iş ortaya çıktı, 45 dakika bunların orada görüşmesi var. 45 dakika orada görüşürken de bütün doneler, ne tür sorular sorulacak ki bu tamamen bir soru çalma sanatıdır. Bu, tamamen FETÖ'cülerin işidir. Çok ilginçtir, moderatör soruyu soruyor, sorduktan sonra da oradan, o başlıklara göre o karton çıkarılıyor o gösteriliyor. Bu denli bir hırsızlık olur mu? Böyle de 'çok doğru, çok adil bir moderatörlük yaptım' nasıl diyeceksin? Bunlar dersi 45 dakika çalıştılar, soruları vesaire hepsi. O kutucukların da hepsinin biz resimlerini aldık ve orada bu resimler nasıl çekildi, nasıl bunlar önceden hazırlandı... Çünkü soru soruluyor ve soru sorulduğu anda hemen bu çıkıyor ve cevabını da ona göre veriyor. Şimdi bu adil bir tartışma olamaz. Nitekim adil olmaktan çıktı. Tabii bu hem siyasi, hem ahlaki değerlere ters bir tartışma halini aldı. Ben mesela Sayın Dündar'la Baykal döneminde bizim bir tartışmamız olmuştu ve biz o tartışmamız da CHP adına Sayın Tan'la görüşmüştü, Uğur Dündar'la benim adıma Ömer Çelik Bey görüşme yaptı. Ve her ikisiyle de görüşmeler yaptı, konuştular vesaire... Ondan sonra biz programa çıktık ve hakikaten çok da güzel bir tartışma oldu. Daha sonra değerlendirmeler noktasında da gayet güzel değerlendirmeler yapıldı. Ama hiç buna benzer olumsuz şey de o zaman olmadı.Bir moderatörün ne soracağı belli olabilir mi? Sürpriz bir soruyla moderatör karşınıza çıkabilir. Sürpriz soruyla karşımıza çıkınca ne yapacaksınız?" diyen Erdoğan, "Şimdi nedir? Bu, bir moderatör olarak kendini bitirmiştir. Bundan sonra kalkıp da bu tür şeyler de... Mesela bana da soruldu 'Ne yapalım' diye ben farklı isimler vermiştim ama bu isimler adaylar tarafından herhalde makul karşılanmadı ve iş bu noktaya geldi. Şimdi tabii öyle veya böyle o akşamki tartışmanın da hasılasını pazar günü sandıklarda göreceğiz. İster buralarda hırsızlıklar, şunlar bunlar olsun. Öyle veya böyle bu netice kendini çok açık net zaten gösterecek." diye konuştu. Öte yandan programın sunucusu Işıl Açıkkar'ın Ekrem İmamoğlu’nun insanlara umut aşıladığını, kucaklayıcı vaatlerde bulunduğunu belirterek "Biz sizi babacan, oldukça duygusal, insan odaklı birisi olarak tanıdık. Halk sizi böyle sevdi. Bu noktadan sonra daha kucaklayıcı, yumuşak bir dile mi ihtiyaç var. Sert mizaçlı biri misiniz"  sorusunu yönetlmesi Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın sinirlendi. Cumhurbaşkanı Erdoğan bu soru üzerine "Bu soruyu bana neden sorduğunu ben anlamakta zorlandım. Siz eğer benim Ordu Valime it diyenle beni mukayese etmeye kalkarsanız bu beni üzer" dedi.
twitter takip