Sabah Gazetesi yazarları Engin Ardıç ve Melih Altınok, Ayasofya'nın ibadete açılma kararını bugünkü köşelerine taşıdı.
Sabah gazetesi yazarları Engin Ardıç ve Melih Altınok bugünkü yazılarında Ayasofya'nın ibadete açılma kararını bugünkü köşelerinde yorumladı.
Danıştay'ın müze yapan kararı iptal etmesinin ardından, Ayasofya'nın ibadete açılmasının yankıları sürüyor.
Köşe yazarları da bu karara dair değerlendirmeleri yazılarına taşımaya devam ediyor.
Sabah gazetesi yazarlarından Engin Ardıç, Danıştay'ın Ayasofya kararına ilişkin, "Ayasofya'yı yeniden cami yapmak Avrupa Birliği'ne 'girmiyorum ulan' demektir. "One minute' yani" düşüncesini dile getirdi.
Ardıç, "Bir 'mozaikler meselesi' kalıyordu, çözüldü. On beşinci yüzyılda değildik, üstlerini badanayla kapatamazdık. Kırmaksa, bunu Fatih bile yapmamıştı. 'Perde' ya da 'paravan' düşünülmüş, vazgeçilmiş. 'Işık karartma' yolu seçilmiş. Çünkü önemli olan tasvirin 'karşısında' secdeye varmamaktır, tasvir bir köşede karanlıkta durabilir, sakınca yoktur. Evde namaz kılarken duvardaki aile fotoğraflarınızı kaldırıyor musunuz? Kıble yönünde olmamasına dikkat ediyorsunuz, o kadar. Yere elbette halı döşenecek ama turistlere de geçiş 'kulvarları' bırakılacakmış. Biz de katedralleri hep benzer şekilde gezeriz, önde ayin devam eder, arkada biz, Japonlar, Hindular vb. geziniriz. Demek ki olabiliyormuş." görüşünü savundu.
Engin Ardıç, "Ayasofya bir gün yeniden müze olur mu? Vatikan'daki Saint-Pierre kilisesini müze yapsınlar, düşünürüz. Yunan başbakanı da 'Avrupa Birliği'ne bundan böyle nah girersiniz' mealinde bir laf etmiş. Buna hiç gerek yok. Ayasofya'yı yeniden cami yapmak Avrupa Birliği'ne 'girmiyorum ulan' demektir. One minute, yani..." ifadesini kullandı.
MELİH ALTINOK: "İSTANBUL'DA BİR SÜRÜ MÜZE VAR"
Sabah'ın bir diğer yazarı Melih Altınok ise şunları yazdı:
Evet, sonunda düğüm çözüldü. Ayasofya'da yıllar sonra ilk namazın Lozan'ın yıl dönümüne denk gelen 24 Temmuz'da kılınacağı açıklandı...
Hâlâ ekranlarda ve gazete köşelerinde camilerin kapasitesinden bahsedip 'Diğerleri boşken...' diye söylenenleri de @zevahirielif isimli kullanıcının tweet'iyle baş başa bırakalım: Abi bir sürü müze var İstanbul'da ya önce onları doldurun....