AKUT'un kurucusu ve eski başkanı Nasuh Mahruki, X hesabından yaptığı bir paylaşım nedeniyle 'halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yaydığı' suçlamasıyla tutuklandı. Eşi Mine Mahruki, kararı Medya Koridoru'na değerlendirdi.
AKUT Arama Kurtarma Derneği'nin Kurucusu ve eski Başkanı Nasuh Mahruki hakkında, 12 Kasım 2024 tarihinde X hesabında yaptığı şu paylaşım gerekçe gösterilerek soruşturma başlatıldı:
Mahruki, "Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yaydığı" gerekçesiyle başlatılan soruşturma kapsamında 20 Kasım tarihinde çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Mahruki'nin tutuklanmasına dayanak olarak gösterilen ilgili kanıun maddesi kamuoyunda günlerce tartışılan, Meclis'ten geçmesi halinde keyfi uygulamara yol açacağı uyarıları yapılan meşhur 'sansür yasası.'
Bu karar, uyarıların ne kadar yerinde olduğunu ve ifade özgürlüğünün ayaklar altına alındığını bir kez daha topluma göstermiş oldu.
Mahruki'nin tutuklanmasının hemen ardından geçmiş olsun dileklerimi iletmek için eşi Mine Mahruki'yi aradım ve kararla ilgili değerlendirmelerini sordum.
Mine Mahruki, Medya Koridoru'na özel şu yorumu yaptı:
“Nasuh, hiç kimsenin duymadığı kimsenin bilmediği herhangi bir şeyi durduk yere ortaya atmadı. Bu herkesin konuştuğu, hatta Nasuh’tan daha sert konuşan insanların uzun zamandır gündeminde olan bir konuydu zaten. Nasuh, burada belki düşüncesini sert ifade etmiş olabilir ama bundan daha sert ifade edenler de vardı. Nasuh, orada düşüncelerini açık ve korkusuzca zaten paylaşan biri. Bunu hepimiz biliyoruz. Ülkesi için de sayısız fedakarlıklar yapmış, ülkesinin adını her yerde geçirmiş, birçok canın kurtulmasında birebir eylem yapmış, öncülük etmiş bir insan. İki çocuk babası, Milli Güvenlik Akademisi’ni onur derecesinde bitirmiş olan bir kişiden bahsediyoruz. Kaygı duyduğu bir konuda, toplumsal bir konuda, ülkesine sevdalı bir kişi olduğu için ülkesini ilgilendiren bir konuda -ki seçim en önemli bir konudur bence-, düşüncesini özgürce ifade ediyor. İfade ederken de hiçbir şekilde yargı organlarını ya da herhangi bir yargı mensubunu aşağılamıyor, hakaret etmiyor, küfür etmiyor, tehdit etmiyor. Bir konudaki düşüncesini iletiyor. “
Mine Hanım haklı. Türkiye'de seçim güvenliği uzun zamandır birçok kişinin gündeminde olan ve çoğu vatandaşın da kaygı duyduğu bir konu. Seçim dönemlerinde de biz gazetecilere vatandaşlardan en çok soru gelen konu bu oluyor. Özellikle de 2017 referandumunda aydınlatılamayan çok fazla flu alan varken, bu konunun sorgulanması kimi neden rahatsız etmiş olabilir sizce? Sanırım yanıtı pek çoğumuz biliyoruz...
Nasuh Mahruki, özellikle de 17 Ağustos 1999 depreminde pek çok kişinin zihnine kazınmış önemli bir mücadele insanı. Kendi canını hiçe sayarak enkaz altında kalan birçok kişiyi kurtarmak için günlerce uğraş verdi, pek çok insanı da beton yığınlarının arasından kurtarmayı başardı. Bu nedenle toplumun büyük bir bölümünün gözünde bir kahraman. Ancak bu ülkede AKP yandaşı değilseniz ve iktidarın politikalarını eleştiriyorsanız en azılı düşmansınız. Nitekim, Mahruki'nin de ülkeye verdiği hizmetlerin bedeli, AKP tarafından cezalandırılmak oldu.