İran'da Jîna Mahsa Emînî'nin işkence ile katledilmesinin ardından başlayan protestolar, aylar boyunca ülke genelinde devam etti. Ancak, protestolara katılan İran vatandaşlarına yurt dışındaki temsilciliklerden sağlanan hizmetlere erişimde getirilen kısıtlama vakaları artıyor.
İrfan Tunççelik / Serbest Gazeteci
İran hükümeti, protestolara katılanları cezalandırmak amacıyla yurt dışında yaşayan vatandaşların konsolosluk ve elçilik hizmetlerine erişimini engelliyor. Bu durum, yurt dışında yaşayan İranlıların çeşitli konularda karşılaştığı zorlukları derinleştirerek temel vatandaşlık haklarının ihlaline yol açıyor.
Yurt dışında yaşayan İranlılar, pasaport yenileme, vize başvurusu, evlilik belgesi gibi temel hizmetlere ulaşmakta güçlük yaşarken, sağlık hizmetleri gibi acil durumlarda da ciddi mağduriyetlerle karşılaşıyor. Bu durum, İranlıların temel haklarına erişimdeki engellerin sadece protestolara katılanları değil, genel olarak tüm yurt dışındaki vatandaşları etkilediğini gösteriyor.
Uluslararası insan hakları savunucuları, hukuk büroları ve gazeteciler İran hükümetinin yurt dışında yaşayan vatandaşların temel hizmetlere erişimini engellemesiyle ilgili endişelerini dile getiriyor.
Rapor: Yurt dışındaki İranlılara yeni bir politika izleniyor
İran'da faaliyet gösteren Aktivistler için Danışmanlık ve Hukuk Bürosu'nun (Dadban) raporuna göre, İslam Cumhuriyeti büyükelçilik ve konsolosluk yetkilileri, yurtdışındaki İranlılara yönelik yeni bir politika izliyor. Rapora göre, Jina Mahsa Amini protestolarına katılma veya sosyal medya üzerinden bu konularda bilgi paylaşma gibi eylemler nedeniyle İran'da dava açılan vatandaşların "hizmetlerden men edildiği" ve konsolosluk hizmetlerinden mahrum bırakıldığı belirtiliyor.
Raporda, yurtdışındaki İranlılara konsolosluk hizmetlerinin sağlanmaması, tüm İran vatandaşlarının en temel haklarından biri olan kimlik ve vatandaşlık haklarına erişimi engellediği kaydedilerek, "Pasaport yenileme, çıkarma, resmi belgeleri kaydetme veya doğum belgesi alıp değiştirme gibi hizmetlere erişim hakları, bu kısıtlamalarla büyük ölçüde sınırlanmış durumda" denildi.
Rapor, İran Medeni Kanunu'nun ilgili maddelerine atıfta bulunarak, yurtdışındaki İranlılara getirilen konsolosluk hizmeti kısıtlamaları, bu temel hakların açık bir şekilde çiğnenmesine ve uluslararası insan hakları standartlarına aykırı bir uygulamaya işaret ediyor.
Gazeteci Talebi: Konsolosluk engeli ile vatandaşlar çıkmazda bırakılıyor
Almanya'da yaşayan Gazeteci Reza Talebi, İran'lıların büyükelçilik ve konsolosluk hizmetlerinden mahrum bırakıldığına dair artan vakalara ilişkin konuştu. Talebi, kendisinin de bu duruma maruz kaldığını söyledi. Türkiye'de ve İran'ın komşu ülkelerinde bu sorunların sıkça yaşandığını belirten Talebi, basit pasaport işlemlerinde dahi insanların mağdur duruma düşürüldüğünü aktardı. Talebi, İranlıların yurtdışındaki temsilciliklere erişimin engellenmesi uygulamasının genel bir politika olduğunu ancak Türkiye, Azerbaycan, Ermenistan ve Irak'ta daha keskin şekilde görüldüğünü söyledi.
Uygulamanın İran'da haklarında dava açılan ve "hizmetlerden men edilenleri" kapsamadığını anlatan Talebi, "Belirli bir liste var. İstihbarat kurumları sizi listeye ekliyor. Bana ülkeye dön ve sorunu oradan çöz dediler. İran'da avukatıma dahi yanıt verilmedi" dedi.
İranlıların hizmetlere erişimde yaşadığı zorluklara değinen Talebi, "İkamet alamıyorlar, mal varlıkları ülke içinde satılamaz ve devredilemez hale geliyor, doğum belgesi, evlilik konularında sorun yaşıyorlar ve pasaport almadıkları için kaçak duruma düşüp, seyahat edemiyorlar. Vatandaşlık hakkımız etkileniyor. İran bu uygulama ile bizi çıkmaz duruma sokuyor ve ortada kalıyoruz. Diğer ülkelerin tepkisi o kadar zayıf ki konuşmuyorlar bile" dedi.
Talebi, daha önce benzer durumlar yaşanmadığını, protestolar yükseldikten sonra İstihbarat ve Dışişleri Bakanlığı baskısıyla İran hükümetinin bu kararı uyguladığını belirtti.